İsim:

Email: *

Mesaj: *

İsim:

Email: *

Mesaj: *

27 Kasım 2014 Perşembe

Melis'in Doğuştan Kanka'ları :)

Kalıcı dostluklara önem ve değer veren biri olarak, Melis'in de gelecekte kıymetli, özel dostları olsun çevresinde çok isterim.. Kimbilir o dönemlerde ilişkiler, dostluklar nasıl olacak ama dileğim bu..

Umarım izinizi kaybetmezsiniz, ileride bu iki yılda sizin için biriktirdiklerimize eklenecek nice güzel anınız olur kuzularım..

"Melis & Yağmur & Egemen"

Evet, Melis'imin doğuştan kankaları;) Yağmur ile daha annelerinin karınlarındayken tanıştılar.
Biz anneler için de, özellikle doğum izninde olduğum dönemlerde malum sürekli bebekle ilgili konuşacak ve eş zamanlı benzer deneyimleri yaşayanlar olarak, güzel bir dönem oldu. Hazırlıklar, emzirme,ek gıda, hastalıklar, dişler derken hiç susmuyorduk: ) Melis'ten önce nasıl sıkılırdım çoluk çocuk muhabbetinden inanamazsınız, etrafta bir sürü doğum yapan arkadaşlar da olunca, arada benim için çekilmez olurdu ve bir gün çocuğum olursa, çocuğu olmayanları bu konularla boğmayacağım derdim ki, öyle de davranırım. Çocuksuz arkadaşlarımla görüştüğümde, ay şunu yaptı bunu dedi, şu videoyu bi izlesene konularına girmemeye özen gösteriyorum. Ama böyle yapanları da anlıyorum şimdi o ayrı:) Öyle büyük bir sevgi, heyecan, paylaşım isteği ki bu, anlatılmaz evet yaşanır:)




Aynı sitede olmamız sebebiyle sık sık görüşüyorlar, bu benim için çok kıymetli. Çalıştığım için malum, gündüz anneannesiyle vakit geçiriyor, her ne kadar dışarı çıksalar oyunlar oynasalar da, kendi yaşıtı arkadaşlarıyla vakit geçirmesi hem onun için geliştirici, hem de ben inanılmaz mutlu oluyorum.

Haftasonları aktivite planlarını bile birlikte yapar olduk. Her zaman mükemmel anlaşmıyorlar tabi, bazen zor ayırıp evlere kaçıyoruz :) Ama genel olarak sorun çıkarmıyorlar. Hatta şimdilerde Melis her akşam Egemen'i arayalım, Yağmur'u arayalım diye peşimde geziyor. Son ses müzikle dans etmek, mutfak oyunları, hamurlar, yatakta zıpzıp, saklambaç favorileri:) Ha bir de, sürekli mum yakıp üflüyoruz, nasıl eğleniyorlar.

Beni arkadaşları sanıyorlar bazen o biraz yorucu oluyor, öyle bir dalıyorum ki onlarla oynamaya.. Terapi gibiler, mesai sonrası bildiğiniz kafanız sıfırlanıyor.

Onlarla ilgili anlatabileceğim çok hikaye var, videolarını biriktiriyorum, gelecekte hepbirlikte izleriz umuduyla.

Yıllar sonra bebeklik fotoğraflarına bakıyor olurlar, kalıcı, güzel arkadaşlıkları olur inşallah...

#yagmurvemelis
#melisveegemen
















17 Kasım 2014 Pazartesi

Villa Fe

Instagram'da bu güzel mekanın fotoğraflarını görüp, merak eden kişiler, hem de çocukla gezilecek yeni yerler arayışında olanlar için paylaşmak istedim. Biz gidip, göreli uzun zaman oldu...

Mekan şaşıracaksınız, hatta orda ne işi var böle mekanın diyeceksiniz ama Çatalca'da: ) Yani İstanbul'da yaşayanlar için çok yakın. Yolda ben de sürekli, nasıl bir yere gidiyoruz diye merak içindeydim.. Temiz olmama ya da fazla salaş olma riskini düşünüyordum açıkcası.. Böyle yerlere çok bayılmam çünkü, öle dağın başındaki kamplar, bungalow evler çok bana göre değildir: )

Neyse ki, burası şaşırttı beni..

Yemyeşil bir alana kurulmuş, sevimli, antik eşyalarla dizayn edilmiş bir mekan Villafe, doğa sesleriyle içiçe zaman geçirebileceğiniz, gökyüzünde rengarenk uçurtmalar, biraz yakınında fidanlıkları izleyebileceğiniz şirin bir mekan..

Biz küçük bir grupla konakladık, hatta orda tanıştığımız kişiler de oldu. Huzur içinde ve resmen havamız değişerek döndük diyebilirim. Çocuklar bol oksjen depolayarak koşturdu, peşlerinde koşturmanıza gerek kalmadan. Salıncaklar ve biraz yakınındaki tavuklar, horozlar Melis'in ilgi alanındaydı: ) ve tabii ki uçurtmalar..

Hijyen açısından gönül rahatlığıyla kalabilirsiniz, ancak yemekleri belki o dönemde bizim şansımıza çok güzel değildi, yani beklentiniz yüksek olmasın. İnternette harika köy kahvaltısı vardır diyenlere şaşırmıştım, bildiğiniz normal sabah kahvaltısı.. Servis kalitesi çok iyi değil.. Yemekler gelene kadar soğuyor, menüde yazan çoğu şey yoktu.. Haftasonu kaçamakları için idare edilebilir bu durum.. Çocukla gitmiyorsanız çok sıkıntı olmayabilir ama çocukla hatta küçük bebekle filan giderseniz tedarikli gidiniz;)
















16 Kasım 2014 Pazar

Milloow Gift

Milloow Gift, yani tasarım aşkı...
                  
Online hediye dükkanlarını gezerken Milloow Gift 'e rastladım ve yaptıkları hediye tasarımlarını çok beğendim. Özellikle yakın zamanda tasarımına başladığı, çocuklarınızın yaptığı resimleri oyuncağa dönüştürmesi girişimine bayıldım..

Araştırmaya başladım kim bu Milloow Gift, nerede faaliyet gösteriyor diye.. Böylece Aslı Ceren Gazi'ye yani, tasarımcısına ulaştım. Kendisi resim öğretmeni ve resim bölümünde yüksek lisans öğrencisi. Tüm samimiyeti ile sorularımı cevapladı. Tasarıma duyduğu aşkı ve Milloow Gift'i anlattı bizler için.



"Milloow Gift 2014 yılında İzmir'de kurulmuş el yapımı ürünlerin tasarlandığı, kişiye özel siparişlerin alındığı bir hediye tasarım atölyesi. kuruluşundaki en büyük amaç çarşı pazar dolaşıp "bu değil,bu hiç değil":)  dediğimiz anlardan yola çıkarak onlar için en değerli ve en güzel armağanı nasıl bulabilirim fikrinden doğmuştur. Bu da kişiye özel tasarım, yani istenilen fikri somut hale getirmektir. Kısacası masaldaki kahramanı somutlaştırıyoruz. Bunu somutlaştırırken de tabi ki en değerli şeyi "el emeği göz nurunu akademik eğitimimizle harmanlayarak" kullanıyoruz. Böylece sıradan, kendini tekrar eden herşeyden uzaklaşıyoruz. Her ürün aynı şekilde tasarlansa bile asla birbirinin aynısı olmuyor.El emeğinin ve tekniğin doğasından kaynaklı bir farklılık oluşuyor ve ben en çok bu özelliğini seviyorum kendine has oluşunu.."








-Peki, neler üretiyor Milloow Gift?

Özel günler ve günlük kullanım için süslemeler yapıyoruz.Kişiye özel tasarlanan tepsiler en çok siparis alan ürünümüz mesela.

Nişan, bebek,düğün için özel tasarım hediyelikler ve anı kutuları tasarlıyoruz.

Kişinin istediği temada seramik ve taş bibloları 

Çizgi film karakterleri bibloları, magnetler

Dekoratif tabaklar, kahve ve çay kupası

Siparis üzerine yağlı boya, karakalem resimler (İzmir içinde ev ve iş yerlerinde dekoratif  duvar resimleri yapıyoruz )

ve Sevimli mutfak kavonozları ve mutfak önlükleri  üretiyoruz. 



                                            Sevgilerle...  

                                         "Milloow Gift "      

                                         Aslı Ceren Gazi    

Dükkanımızla tanışmak için;

milloowgift.sopsy.com
facebook /milloow gift
millowwdesign@gmail.com



3 Kasım 2014 Pazartesi

Dialogue In The Dark - İstanbul

Karanlıkta Diyalog..

Şükretmeyi öğreneceğiniz, korku, merak, heyecan duyacağınız, değişik bir deneyim yaşayacağınız, mutlaka gitmenizi önereceğim bir sergi..

Afişini uzun süredir görüyordum ancak içeriği hakkında bilgim yoktu, merak da etmemiştim. Yakın bir arkadaşımının paylaşımıyla gerçekten acayip heyecanlanmıştım. Hemen yorumları araştırmaya, detaylı bilgiye ulaşmak için internet sitesini incelemeye başladım ve dün arkadaşlarımla planlayıp gittik.

Giriş yapmadan önce size içeride neler yaşayacağınıza dair minik bir özet geçilip, elinize bastonlar veriliyor, içeriye 10'ar kişilik gruplar halinde giriyorsunuz. Birkaç adım attıktan sonrasını sanırım net anlatamayabilirim, büyük bir korkuyla çıkmak istedim. 10 kişilik gruba görme engelli bir rehber eşlik ediyor ve zifiri karanlık içerisinde onun yönlendirmeleriyle deneyimi yaşamaya başlıyorsunuz. İstanbul'u geziyorsunuz, duyuyorsunuz, dokunuyorsunuz.. Çok da detay vermek istemiyorum, gitmeden önyargılı olmamanız adına ki zaten anlatılacak gibi değil, yaşanılası..

İçeride deneyimlediklerinizle onların yaşamıyla ilgili bir sürü detayı anlıyorsunuz, daha farkında oluyorsunuz neler yaşadıklarının, empati yapabiliyorsunuz, duyarlılığınız artıyor...
İnanın bir süre sonra duruşunuzun bile değiştiğini hissediyorsunuz, onların bakışlarına bürünüyorsunuz..



Rehberimiz Harun'un bahsettiklerinden birkaç cümle paylaşmak isterim ;

- Görme engelli birine ancak onun istediği kadar yardım edin.
- Önce yardımı teklif edin, reddediyorsa ısrarcı olmayın.
- Sakın üzüldüğünüzü belli eder şekilde davranmayın, bazı kişilerde ters etki yaratabiliyormuş.
- Görme engelli olmanın olumlu yanı, tanıştığınız kişilere karşı önyargılı olmuyorsunuz..

En çok ne etkiledi derseniz, 1,5 saatin sonunda bir cafede oturuyorsunuz içerde ve sohbet ediyorsunuz, merak ettiklerinize de yanıt veriyor bu esnada rehberiniz.
Harun doğuştan engelli değil, yetişkin iken kaybetmiş görme duyusunu.. Ve defalarca travma yaşamış, çünkü dönem dönem ve yavaş yavaş kaybetmiş. O kadar özgüvenli, o kadar enerjik ki, hayat dolu. Hatta istediği bölümü okumak istiyor üniversitede, 33 yaşında şu an.
Karanlıkta Diyalog'ta rehberlik yapmaya başladığı zaman ailesi gelmek istememiş, çünkü çocuklarının nasıl bir durum ile karşı karşıya olduğu ile yüzleşmeye cesaretleri yokmuş..

Vakit kaybetmeden bilet alın haydiii..