İsim:

Email: *

Mesaj: *

İsim:

Email: *

Mesaj: *

1 Ekim 2014 Çarşamba

Deniz Atı Tatil Köyü


Melis’li tatilimizden çok, bu tatil köyünden sizlere yani çoluklu çocuklu insanlara bahsetmek istediğimden yazının başlığı da bu şekilde: )

Burası İzmir – Gümüldür’de 60.000 m2 üzerine kurulu bir tatil köyü, Gümüldür’ü de burasıyla birlikte yeni duymuştum. Yakın bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine araştırdım, uzun zamandır internetteki görünüm ve yorumlara bakarak, tatil yeri ayarlamamaya kararlıyken.. Fotoğrafları çok güzeldi ama beni en çok koca yeşillik alanı ve çocuk dostu olması cezbetmişti, hemen yorumlara bakmaya başladım. Meğer buranın müdavimleri varmış, gittiğimizde tanıştığımız kişilerden de çok duydum, tatilimizin bir kısmını burada geçiririz mutlaka diye.. Sanırım bizim için de artık öyle olacak.

Rezervasyon için aradığımızda şansımıza boş yer bulduk, çook önceden ayarlamak gerek, ayrıca erken rezervasyondan da faydalanmak lazım kesin gitmeye niyetiniz varsa, fiyat farkediyor gerçekten. Biz tam sezonda ve önceden planlı gitmediğimiz için faydalanamadık maalesef. Ama baştan şunu sölemeliyim ki, eğer çocuğunuz yoksa ya da etrafta bi sürü bebek ve çocugun olduğu bir tatil yapmak istemiyorsanız hiç uğramayın bile ! J

İnternet sitelerindeki şu cümle, gerçekten burayı anlatıyor ; “Uzun açık büfelerde yemek kuyruğu beklemeden, havuz kenarlarında balık istifi güneşlenmeye çalışmadan, kavurucu akdeniz güneşinden bunalmadan, rafine bir tatil için sizi Denizatı'na bekliyoruz” .

Biz bu yılki tatilimizi 3 ayrı yerde geçirdik, bayram sebebiyle uzun bir tatil oldu. Etraftakiler çocukla iyi cesaret dese de, Melis de bize uyum sağlıyor gezme-tozma konularında: )

Denizatı’na gelince, sahiline yakın kocaman bir yeşil alanı var, denizden sonra Melis kumla oynamaya doyunca bu alanda vakit geçirdik biz. Havuza girmesini istemediğim için genelde denizdeydik, uzun iskeleden atlayanları izlemek en keyif aldığı şeydi, kendi kova ve oyuncaklarını bırakıp, diğer çocukların ve genelde de kendinden yaşça büyüklerin eşyalarıyla oynamak istiyordu, yaptıkları kumdan kaleleri yıkıyor, oyunu kendi kurmuş gibi sahipleniyordu: ) Bu süreçte onu oyalamak, vazgeçirmek için nasıl maymuna döndük tahmin edersiniz: )

Sabahları minikleri eğlendirmek için kurabiye yapma, boyama, oyunlar gibi çeşitli aktiviteler yaptırdıkları bir alan ve bu alanın yanında güzel bir park var. Bu alana yakın bir yere şezlonglarını seçiyor ve içiniz rahat güneşlenebiliyorsunuz, kuzucuğunuz da eğlenmiş oluyor. Kaldığımız dönemde bir akşam çocuk partisi düzenlediler, sonunda da miniklerin sabah yaptıkları kurabiyeleri ikram ettiler: )

Yemekler konusuna gelince; Melis o dönemde yemek konusunda bizi baya uğraştırdı, mama sandalyesinde sesleri çıkmadan oturup yemeklerini yiyen çocukları olan ailelere nasıl bakıyordum bilemezsiniz: ) Mama sandalyesinde oturmaz, birimiz yemek yer, birimiz peşinde koşar modda, zorla yemek yedirdik, seçenek çoktu, bu yüzden birini yemezse diğerini dene şeklinde uğraşlar içindeydik sürekli. Bebek ya da çocuksuz bir masa yoktu, halden anlar bakışlarla karşılaşıyorduk hep, garsonlar ve diğer masadakiler de arada bizim kadar uğraştı: ) Hijyen konusuna da özen gösterdikleri belliydi, tatil yerlerinde ne kadar hijyen olur ki derim hep ama burda içimiz rahat yemek yedik diyebilirim.  İnternet sitelerinden açık restoran alanına bakarsanız, her akşam bu alandan çamaşır suyu kokusu geliyordu, derin bir temizlik başlıyordu.

Öğle yemeğinden sonra etraf bebek arabasıyla dolaşan kişilerle doluyordu, kuzular uyuyunca etraftaki hareket biraz azalıyordu tabi: ) Sonra anneler güneşlenmeye, babalar da ya bir aktivite ya da uykuyaa..

Odalar bungalow şeklinde, tek kötü yani, çocuklu aileler için banyosu çok küçük. Bunun dışında benim takıldığım minik detaylar vardı tabi ama gözardı edilebilecek şeyler diyelim..
Akşamları mini discosu var, Melis’i yemekten sonra götürüyor, uyku saatinde ağlayarak çıkarıyorduk, o kadar eğlendi ki, sürekli oynadı: )

Yemek sorunu, denizden çıkmak istememesi dışında bize hiç sorun çıkarmadı miniğim. Öğle ve akşam uykuları yine aynı düzenindeydi, öğle saatinde yorulup sızıyor, yaklaşık 3 saat uyuyordu. Akşamları da aynı şekilde mini discoda yoruluyor ve hemen uyuyordu. Hala ilk aldığımız arabasını kullanıyoruz, yani yatak gibi, biraz da konforlu hale getirince yatağındaymış gibi uyuyor ve geç saatlerde içimiz rahat o yanımızda uyurken gezebiliyorduk. Baston pusetleri hiç tercih etmedim, dışarı çıktığımızda eğer uyku saatine denk geldiğinde de dışarda olacaksak arabasını alıyoruz açıkcası, bunun dışında taşımıyoruz. Bastonlar hafif diye tercih ediliyor ama ben onların içinde boynu iki büklüm uyuyan çocuk görünce içim gidiyor walla..

Çocukla nasıl rahat tatil yaparım düşüncesiyle mekan arayışındaysanız, yemek sorunu olmadan, hem doğayla içiçe, hem denize sıfır, hem eğlenceli.. Mutlaka inceleyin ve hiç şüphesiz gidin derim.


Sevgiler.

Birazcık foto ;)
Fotolar o kadar çok ki, düzenlemek, elemek zor oldu, en sevdiğim birkaç fotoyu paylaşmak istedim..







1 yorum:

  1. gümüldere yılllar yıllar önce gitmiştim : ) tatil köyü daha eğlenceli oluyor. belki buraya da giderim bir zaman. Kızınız da pek tatlı maşallah ^^

    YanıtlaSil