Melis’li tatilimizden çok, bu tatil
köyünden sizlere yani çoluklu çocuklu insanlara bahsetmek istediğimden yazının
başlığı da bu şekilde: )
Burası İzmir – Gümüldür’de 60.000
m2 üzerine kurulu bir tatil köyü, Gümüldür’ü de burasıyla birlikte yeni
duymuştum. Yakın bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine araştırdım, uzun zamandır
internetteki görünüm ve yorumlara bakarak, tatil yeri ayarlamamaya
kararlıyken.. Fotoğrafları çok güzeldi ama beni en çok koca yeşillik alanı ve
çocuk dostu olması cezbetmişti, hemen yorumlara bakmaya başladım. Meğer buranın
müdavimleri varmış, gittiğimizde tanıştığımız kişilerden de çok duydum,
tatilimizin bir kısmını burada geçiririz mutlaka diye.. Sanırım bizim için de
artık öyle olacak.
Rezervasyon için aradığımızda şansımıza
boş yer bulduk, çook önceden ayarlamak gerek, ayrıca erken rezervasyondan da
faydalanmak lazım kesin gitmeye niyetiniz varsa, fiyat farkediyor gerçekten.
Biz tam sezonda ve önceden planlı gitmediğimiz için faydalanamadık maalesef. Ama baştan şunu
sölemeliyim ki, eğer çocuğunuz yoksa ya da etrafta bi sürü bebek ve çocugun
olduğu bir tatil yapmak istemiyorsanız hiç uğramayın bile ! J
İnternet sitelerindeki şu cümle,
gerçekten burayı anlatıyor ; “Uzun açık büfelerde yemek kuyruğu beklemeden, havuz kenarlarında balık istifi güneşlenmeye çalışmadan,
kavurucu akdeniz güneşinden bunalmadan, rafine bir tatil için sizi Denizatı'na bekliyoruz” .
Biz bu yılki tatilimizi 3 ayrı
yerde geçirdik, bayram sebebiyle uzun bir tatil oldu. Etraftakiler çocukla iyi
cesaret dese de, Melis de bize uyum sağlıyor gezme-tozma konularında: )
Denizatı’na gelince, sahiline yakın
kocaman bir yeşil alanı var, denizden sonra Melis kumla oynamaya doyunca bu
alanda vakit geçirdik biz. Havuza girmesini istemediğim için genelde
denizdeydik, uzun iskeleden atlayanları izlemek en keyif aldığı şeydi, kendi
kova ve oyuncaklarını bırakıp, diğer çocukların ve genelde de kendinden yaşça
büyüklerin eşyalarıyla oynamak istiyordu, yaptıkları kumdan kaleleri yıkıyor,
oyunu kendi kurmuş gibi sahipleniyordu: ) Bu süreçte onu oyalamak, vazgeçirmek
için nasıl maymuna döndük tahmin edersiniz: )
Sabahları minikleri eğlendirmek
için kurabiye yapma, boyama, oyunlar gibi çeşitli aktiviteler yaptırdıkları bir
alan ve bu alanın yanında güzel bir park var. Bu alana yakın bir yere
şezlonglarını seçiyor ve içiniz rahat güneşlenebiliyorsunuz, kuzucuğunuz da
eğlenmiş oluyor. Kaldığımız dönemde bir akşam çocuk partisi düzenlediler,
sonunda da miniklerin sabah yaptıkları kurabiyeleri ikram ettiler: )
Yemekler konusuna gelince; Melis o
dönemde yemek konusunda bizi baya uğraştırdı, mama sandalyesinde sesleri
çıkmadan oturup yemeklerini yiyen çocukları olan ailelere nasıl bakıyordum
bilemezsiniz: ) Mama sandalyesinde oturmaz, birimiz yemek yer, birimiz peşinde
koşar modda, zorla yemek yedirdik, seçenek çoktu, bu yüzden birini yemezse
diğerini dene şeklinde uğraşlar içindeydik sürekli. Bebek ya da çocuksuz bir
masa yoktu, halden anlar bakışlarla karşılaşıyorduk hep, garsonlar ve diğer
masadakiler de arada bizim kadar uğraştı: ) Hijyen konusuna da özen
gösterdikleri belliydi, tatil yerlerinde ne kadar hijyen olur ki derim hep ama
burda içimiz rahat yemek yedik diyebilirim.
İnternet sitelerinden açık restoran alanına bakarsanız, her akşam bu
alandan çamaşır suyu kokusu geliyordu, derin bir temizlik başlıyordu.
Öğle yemeğinden sonra etraf bebek
arabasıyla dolaşan kişilerle doluyordu, kuzular uyuyunca etraftaki hareket
biraz azalıyordu tabi: ) Sonra anneler güneşlenmeye, babalar da ya bir aktivite
ya da uykuyaa..
Odalar bungalow şeklinde, tek kötü
yani, çocuklu aileler için banyosu çok küçük. Bunun dışında benim takıldığım
minik detaylar vardı tabi ama gözardı edilebilecek şeyler diyelim..
Akşamları mini discosu var, Melis’i
yemekten sonra götürüyor, uyku saatinde ağlayarak çıkarıyorduk, o kadar eğlendi
ki, sürekli oynadı: )
Yemek sorunu, denizden çıkmak
istememesi dışında bize hiç sorun çıkarmadı miniğim. Öğle ve akşam uykuları
yine aynı düzenindeydi, öğle saatinde yorulup sızıyor, yaklaşık 3 saat
uyuyordu. Akşamları da aynı şekilde mini discoda yoruluyor ve hemen uyuyordu.
Hala ilk aldığımız arabasını kullanıyoruz, yani yatak gibi, biraz da konforlu
hale getirince yatağındaymış gibi uyuyor ve geç saatlerde içimiz rahat o
yanımızda uyurken gezebiliyorduk. Baston pusetleri hiç tercih etmedim, dışarı
çıktığımızda eğer uyku saatine denk geldiğinde de dışarda olacaksak arabasını
alıyoruz açıkcası, bunun dışında taşımıyoruz. Bastonlar hafif diye tercih
ediliyor ama ben onların içinde boynu iki büklüm uyuyan çocuk görünce içim
gidiyor walla..
Çocukla nasıl rahat tatil yaparım
düşüncesiyle mekan arayışındaysanız, yemek sorunu olmadan, hem doğayla içiçe,
hem denize sıfır, hem eğlenceli.. Mutlaka inceleyin ve hiç şüphesiz gidin
derim.
Sevgiler.
gümüldere yılllar yıllar önce gitmiştim : ) tatil köyü daha eğlenceli oluyor. belki buraya da giderim bir zaman. Kızınız da pek tatlı maşallah ^^
YanıtlaSil