Yaşadıklarımızı paylaşmanın yanında fikirlerinizi de almak
için yazıyorum sevgili takipçi annelerim: )
Bir bebeğin uyku performansı yeni doğduğu zamanlarda
anlaşılmıyormuş bir kere, o yüzden gece birkaç kez uyanıp, günün bir kısmını rahat
uyuyarak geçiren bebekleriniz var ise, öyle erkenden sevinmeyin demek
istiyorum.
Melis o dönemlerde iyi uyurdu ve biz bu hep böyle gidecek
sandık. Hep bulunduğumuz mekanda uyuttuk, uyuyunca yatağına yatırmadık, büyük
yanlışlarımızdan biri buydu. Ziyarete gelen ve sessiz olmaya çalışan kişilere
ise, rahat olun o sese alışık derdik: ) Halbuki henüz sesten etkilenmiyordu..
Gece bir – iki kez uyanıp, (hatta bazen emzirmek için zorla uyandırdığımız da
olurdu), sabah 6’da kalkıyor diye sitem ederdik. Şimdilerde gece uyusun da
varsın 6’da kalksın diyoruz.
Uyutmak için de ya emziriyor ya da sallıyordum beşiğinde..
Sallamaya alışmak diye birşey de yok ayrıca, bilmiş teyzelerimiz görünce
dünyanın en büyük olayı gibi konuşur ya, alıştıracaksın çocuğu diye. Bu durum
bebeğin isteğine göre değişiyor. Bazı bebekler hiç sallanmayı sevmiyor mesela.
Bir kısım arkadaşımız da, yaa sallanarak uyuyor mu ne güzel diyordu. Yani
uykuya geçiş şekillerini de kendileri belirliyor bu minik melekler.
Neyse, sonraları sık uyanmaya başladı, yine ya sallayarak ya
da emzirerek uyutuyorduk. Çok gazlı bir bebek olmayışı şansımızdı. Çekmedik
değil gaz sancıları ama aralıksız ve uzun uzuun sürmedi hiç.
Aldığımız beşikte rahat edememeye başlayınca, önceki
postlarımda da bahsettiğim gibi, odasındaki yatağına alıştıralım ve en iyisi
telsiz alalım dedik. Telsizi alma isteğim, ufacık bir kıpırıtısı ile devreye
girmesiydi ancak ağlamadan devreye girmiyordu, e ben de bunu duyuyordum zaten. Ayrıca uyuyor mu, ya kusmuşsa, ya üstüne birşey çekmişse, ya yüzüstü kalır dönemez ise diye yine uyuyamıyorduk zaten ki, doktorumuz da çok erken bir dönem olduğunu söylemişti, odasını ayırmak için.. En iyisi, hem boşuna radyasyonun dibinde
uyumasın, hem de yanımızda yatmaya devam etsin diye bir park yatak aldık.
Aldığımız park yatak sallanmıyordu, sevindik, sallanmayarak uyumaya
alıştıracaktık: ) Ama yine sallanmadan uyumadı bizim pıtırcık. O zaman bir
hamak alalım dedik, gündüzleri de işimize yarar, işe başladığım zaman anneciğim
de yorulmaz diye.. Hamağı da çok sevmedi ancak, işimizi görmüyor diyemem, bazen
uyuyor hamakta, her ne kadar alıp yatağına taşırken gözlerini açsa da.
Sonra meşhur uyku yöntemlerini deneyeyim dedim , kararlı
olmak lazımmış meğer bu yöntemlerde, benim mizacıma tamamen zıt olan bir durum
yani. Ağlayacak ve ben dayanıcam, günlerce deneyeceğim. İçinde ağlatmak olmayan
yöntemler de var tabi ki: ) Sonuç olarak teşebbüslerimiz boşaydı. Bu
yöntemlerde de başarısız olduk.
Öğrendik ki bu park yatakların sallanabilir olanları varmış,
artık çok geç tabi, bir süre sonra park yatak da güvenilir olmayacak ve
yatağına bir şekilde alıştırmak zorunda kalacağız.
Şu anki durumumuz aşağıdakiler gibi: ) Sabahları heryanımız
tutulmuş bir şekilde uyanıyoruz.
Ve minik sultan yüzüstü uyumayı çok seviyor,
yüzüstü dönmeye çalışırken de uyanıyor, henüz öğrenemedi bu şekilde uyumayı,
ama başardığı zaman da seyretmeye doyamazsınız, o kadar huzurlu uyuyor ki.. Yanımızda uyumasının en güzel yanı, gözünüzü bir açıyorsunuz burnunuzun dibinde missss bir koku ya da yüzünüzde sıcacık bir el, anlatılmazz. E kötü yanları da yok değil, uyanınca saçlarınızı çeken, yüzünüze çat diye yapıştıran, tekmeler atan bir bıcırık: )
Yanımızda yatmasına rağmen sık uyanıyor. Gündüz ise anneannesinin ayaklarında
sallanarak uyuyor ve bırakıldığı an uyanıyor, e annecim de kıyamıyor, uykusunu
alsın diye öylece bekliyor..
Etrafta çocuğu 4 yaşına gelmiş, hala yanında uyuyan
arkadaşlarım var. Ya da bir yaşına geldikten sonra gece hiç uyanmayaya
başlayanlar.
Bizim durumumuz ne olacak meraktayım.
Yeni anneler; hiç telaşa kapılmayın sallanmaya alışacak,
emerek uyumaya alışacak vs. diye, hepsini kendisi belirleyecek ve siz uyum
sağlayacaksınız..
Yaşadıklarınızı paylaşır mısınız..
Ahh canım arkadaşım aramıza hoşgeldin :) İpek 28 aylık oldu hala bizimle yatıyor ve de ayakta sallamadan özellikle gündüz uykusuna dalmıyor.. kendi kendine yatağında uyuyan, gündüz uykusu geldiğinde odasına gidip yatağına yatan ve uykuya dalan bir çocuk varsa eğer işte mucize odur derim ...
YanıtlaSilİnanır mısın yazını okurken tamamen kendi yaşadıklarımı sanki biri gözlemlemiş de yazmış gibi hissettim.O nedenle seni çok iyi anlıyorum. Bizim bıdık da ilk zamanlar kesintisiz uyuyordu hep öyle olacak sandık tabi olmadı. Daha sonra park yatakta rahat edemez oldu yanımıza aldık. Bir gün karyolamızdan da düşünce yer yatağı yaptım ama yine kesintisiz uyumuyoruz ve dün gece tam bir kabustu... Dediğin çok doğru nasıl uyuyacağını onlar kendi belirliyorlar. Valla bizimki ayakta sallanarak uykuya geçiyor ama geçene kadar binbir çaba... Allah kolaylık versin tüm uykusuz annelere...
YanıtlaSilArtık iyiden iyiye kendi halimize üzülmeye başlamıştım. 7aylık oldu hala sık sık uyanıyor, emerken ya da sallayarak uyuyor. Bu çocuk ne zaman kendi kendine uykuya dalmayı öğrenecek diye hayıflanıp duruyordum. Meğer sizde de durum aynıymış. İşe gitmiycek olsam bi şekilde uykusuzluk idare ediliyor ama bu şekilde ne zamana kadar oğlum böyle uyuyacak. Heryerimizin tutulması mı Sürekli ayağımızda sallayarak uyutmak mı üzücü bilmiyorum. Bu uyku işi çok zormuş.. Bi de bu aralar bi iştahsızlıktır gidiyor. Hepimize kolay gelsin...
YanıtlaSilGece uykularımız düzenli çok şükür ama bunun en büyük nedeni akşamları kösülene kadar uyumuyor olması.. Yani akşam 9 dan 11 e kadar olan zaman dilimi tamamen Neva hanımı uyutmaya hazırlamak ve çalışmakla geçiyor. Ne zamanki biz yatıyoruz oda öyle uyuyor. Yani istisnasız her akşam bizim savaşımızın galibi Neva oluyor. Melis gibi biz kızda emerek, yanına yatarak uyuyor. Anneannesi sallayarak uyutabiliyor ama ben sallayarak hiç uyutamadım henüz. Aynı sırt ağrılarından bizde de var. Aslında bu durumdan çokta şikayetçi değiliz minik totosunu havaya dikerek uyuyuşu mis kokusu çekilebilir kılıyor ağrıları. Ama kendini evin hakimi sanmamalı tabi :) Uykulu Geceler..
YanıtlaSil