İsim:

Email: *

Mesaj: *

İsim:

Email: *

Mesaj: *

10 Temmuz 2013 Çarşamba

Melis'li Tatilimiz

Henüz yaşadıklarımız taze ve tadı damağımızda kalmışken paylaşmak istedim. Tatile gitmeden önce dönüşü düşünenlerdenim ben, nasıl döneceğiz, o kadar eşya yıkanacak, ütülenecek, sonra mesaiye başlanacak vs. vs. gibi bir sürü endişe döner durur aklımda: ) Bu sefer farklıydı tabii ki; Melis ne yiyecek, dışarıda yemek yemeye henüz alışmamışken ya yemekleri beğenmezse, ya hasta olursa, iyi koruyamazsak güneşten ne yaparız, yolda sürekli ağlarsa diye düşünerek geçirdim bir süre. Tedirginlik tavan yapmıştı, yolculuk bitip, otele ayak bastığımızda bir nebze de olsa huzur bulacaktım.

Tatile yakın arkadaşlarımızla gittik, iki aile olarak, onların da henüz 2 yaşına girmemiş olan Kayra’sı vardı. Hem birbirimize destek oluruz, hem birlikte tatil yaparız düşüncesiyle yola çıktık. Uçağı tercih etmedik. Malum hem eşyamız çok, hem de orda araç çok gerekiyor, sorun yaşamayalım diye düşündük ki en iyisini yapmışız. Kendi araçlarımızla ayrı ayrı gitmek yerine VIP bir araç kiraladık. Yolda araç koltuğunda nasıl gidecek kuzucuğum diyordum ki, koltuk konusunda çok doğru bir tercih yapmışım, gayet konforlu ve rahat gitti, hafif yatabilir pozisyona da getiriyor olmamız sebebiyle rahat uyudu. Sadece çok terledi, ben de sürekli önlem aldım. Uyku saatlerinde yola çıkmış olmamız iyi oldu, aksi durumda Melis öyle uzun süre koltukta oturacak bir bebek değil, çabuk sıkılıyor, onu eğlendirmek için tahmin edemeyeceğiniz şebeklikler üretiyoruz ama bir süre sonra nafile: ) Yani arabada yolculuğu uyuyarak, arada uyansalar da yine uykuya dalarak sallana sallana geçirdiler. İkisinin de yemek ve uyku saatlerinin aynı olması şansımız: ) Kahvaltı saatlerinde yol üzerinde güzel bir köy kahvaltısı yaptık, hem karnımız doydu, hem mola vermek iyi geldi.

Bizim tatil anlayışımız tek bi yerde otelde konaklayalım, yemek saatlerimizi otelde geçirelim şeklinde değil. Hem gezmek, hem dinlenmek, farklı yerlere gitmek.. Bu sene bu şekilde zor olacağı düşüncesindeydim malum Melis’le , yani güzel bir otelde konaklamalıyız, önceden planlamalıyız diyordum. Ancak benim haricimde herkes yine gittiğimiz yerde buluruz konaklayacağımız yeri, e gezeriz de düşüncesinde olunca kabullendim : ) Gerçekten de gittiğimiz yerde çok uzun sürmeden konaklayacağımız yeri belirledik. Bizim için denize sıfır olması önemliydi, hergün havuzlar, kendi eşyalarınız, bebek eşyaları vs. taşıyacağınızı düşünürseniz, yorucu olmaması açısından buna dikkat ettik. Kahvaltı ve akşam yemeğini dışarda yapmayı tercih ettik. Yanımızda götürdüğümüz mini bozdolabımızda stok yapmıştık çocuklar için. Yani hani olur da yemezler, sevmezler, deniz kenarında kolay olur düşüncesiyle birkaç kavanoz çorba, meyve püresi, yoğurtlarımız, keklerimiz, yedek tarhanalarımız ve atıştırmalıklarımızı almıştık. İyi ki de almışız, acayip rahat oldu bizim kuzulara. Akşam yemekleri de sorun olmadı. Kısaca en korktuğum yemek konusunda pek rahat ettik.

3 gün bir yerde kaldıktan sonra rotamızı değiştirdik. Toparlanıp, sıcakta gündüz vakti kısa yolculuk açıkcası zor oldu, dediğim gibi araba koltuğunda uzun süre sıkıldığı için biraz sıkıntı çektik. Olumsuz yanlarının dışında bununla birlikte, zor yemek yemesi oldu. Yeni dişler geliyor diye düşündük, çünkü o kadar zor yemek yedirdik ki.. Genelde dışarda yemek yediğimizde farklı masalarla, garsonlarla ilgilendiği için: ) tatilde de odak noktası turistler oldu, bizim bıcırığı bikinileriyle sahilde görenler bayıldı, o da onlara bayıldı, çok eğlendi. Bu yüzden yemek yedireceğimiz zaman turistlerin yanında yediriyorduk: ) Melis onlara gülüp, bakarken ben iş başında oluyordum : ) Ayrıca kuzucuğum isilik oldu, kolları ve bacaklarında kırmızı lekeler oluştu, eczaneden aldığımız losyon ile biraz azaldı ama hala tam geçmiş değil, 1 yaş doktor kontrolümüzde göstereceğiz. Umarım alerjik birşey değildir.



Günümüz sabah erkenden kalkıp kuzulara kahvaltı yaptırmak, deniz, meyve saati, uyku, yemek saati, deniz, uyku, yoğurt saati, deniz şeklinde geçiyordu: ) Uyku ve yemek düzenleri hiç bozulmadı bu yüzden. Deniz kenarında bebek arabalarında püfür püfür uyudular. Bebek arabamızı götürmeyip, baston puset mi alsak diye çok düşündük ama arabamızın ağır olması dışında uyku için çok konforlu olduğunu düşünüyoruz, ayrıca tam yatak pozisyonuna da geliyor. Bu yüzden aman rahat uyusun da ağır olsun taşırız dedik. Baston pusetlerde uykuda çok rahat olamıyor çocuk, tam yatak olanlarına da çok rastlamadım, içim hiç rahat etmezdi. Bu konuda da iyi bir karar vermişiz.



Joker’den aldığım havuzu o uyurken dolduruyorduk, uyandığında atıyorduk içine, acayip eğlendi: ) Arada kum yeme çabaları da komikti, iki parmağıyla kibar kibar kumları ellemeye çalışıyordu. Denize de zaman zaman kısa sürelerle soktuk. Tavsiyem havuza sokmamanız, hem klor, hem sabit su, ne kadar temizlense de benim içime sinmiyor, mikrop kapıp, hastanede yatan örnekler tanıdığım için, hiç girişmeyin diyorum.


Çok oyuncak götürmedim, tabi bu çocuğa göre değişir, Melis çok haşır neşir değil oyuncaklarla, çabuk da sıkılıyor, o genelde su şişesi, poşetler, yiyecek birkaç şey ile oyalanıyor: ) Götürdüklerimi de geri getirdim aynen. Yürütecimizi götürdük, odada kısa vakit geçirdiğimiz sürelerde durur diye, çok iyi yapmışız, baya işe yaradı, çünkü tam tehlike dönemi, odada yerlere bırakamazsınız, e kenarlarda tutunarak yürüse düşecek, duştan sonra biz işlerimizi bitirene kadar yürütecinde takıldı.


Deniz sonrası otele dönüş, duş, hazırlanmak bir hengame tahmin edersiniz ki.. Ama size şunu söyleyeyim, zaten bebekle tatile gidiyorsunuz, aklınızda uzun uzun güneşlenmek, öğleye kadar uyumak, sınırsız dinlenmek düşünceleri olmazsa, yani baştan hazırlıklı giderseniz rahat ediyorsunuz. Ki tüm bunlara rağmen, rahat ettik, uyuduklarında biz dinleniyorduk, sırayla yemek yedirip, gezdiriyorduk. Eşinizin desteği çok önemli. Tatilde benden daha çok ilgilenip, baktı desem abartmış olmam. Akşam da yemek sonrası kuzuları arabalarında uyutup geziyorduk, hiç arıza çıkarmadılar: ) Hatta araçla farklı yerlere bile gittik, otele dönünce Melis’in üzerini değiştirdiğimde uyanmadığı bile oldu ki evde yerini değiştirince çat diye gözlerini açar, bazen denizden gelip duş aldırıp giydirince hemen uyku moduna geçiyordu, temiz hava, yorgunluk sebebi sanırım: )

Deniz kenarında sürekli kremledik, aman yanmasın, kızarmasın diye.  Kullandığımız deniz ürünlerini (deniz simidi, krem vs.) ayrıca paylaşacağım. Şapka deseniz nefret ediyor takmaktan, zorla taktık tabi istemese de bir şekilde oyalayarak.



Huggies Little Swimmers'ı bilirsiniz, tabi bundan da götürdük yanımızda ama ben çok başarılı olduğunu söyleyemeyeceğim, normal bezden farkı yok bence. 

Sürekli sahilde elinden tutup yürüttük, tatilden dönüşte yürüyecek diye hayal ederken, hala yürümüyor kuzucuk, ama evde elimizden tuttuğu gibi yürütülmek istiyor. Bakalım daha vaktimiz var sanırım.


Artık daha net anne demeye başladı, dediği anda yiyesim geliyor onuuu : ) Eline aldığı şeyleri getirip bize vermesi, bizi taklit etmesi, birşeyi bilerek yere atıp sonra elini ağzına götürüp, aaaa diyerek gülmesi.. Sarılması sıkı sıkı.. Bunlar bizim için o kadar değerli şeyler ki, bir zamanlar dünyanın olayı gibi anlatanları şimdi anlıyorum : ) Normalde biri yapsa kızmamız gereken yaptığı şeylere biz gülüyor, mutlu oluyoruz. Böyle birşeymiş demek ki.. Onun her geçen gün bizi daha iyi anlaması, birşey öğrenmesi dünyalara bedel.






















Özetle, Melis’le ilk tatilimiz, benim endişelendiğim gibi geçmedi, facia olmadı bize, seneye daha eğlenceli olacağını düşünüyorum. Tabi bu sefer peşinde koşturacağız ama olsun ; )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder